Kaynağı İngilizce olan "open baffle" teriminin Türkçe karşılığına açık panel diyebiliriz ama panel tipi tabiri bana daha uygun geldiği için bunu kullanacağım.
Kendime panel tipi bir hoparlör yapıyorum.
Öncelikle bunun ne olduğuna dair, fazla bilgisi olmayanlar için birkaç kelime yazmak isterim. Panel tipi, sürücülerinin bir panele monte edildiği, arka tarafın açık olduğu hoparlör dizaynlarına deniliyor. Diğer tüm tasarımlarda olduğu gibi artıları ve eksileri var. Piyasada hazır olarak bulunmaması en büyük eksilerinden biri olmalı. Koskoca sektöründe sayabileceklerim maalesef bir elin parmağını geçemez ve bunlar da Türkiye'de satılmıyorlar.
"Do It Your Self" kısaltması DIY tabiri artık Türkçe'ye karıştı..
DIY çalışmalarım bilgisayar temelli dijital kaynaklar, dac ve amfi derken kaçınılmaz olarak hoparlöre de uzandı sonunda. Bu seferki hedefim bir şeyleri daha hesaplıya getirmekten ziyade arayıp da bulamadığım o sesi yakalamaktır.
Henüz kendimi HiFi işinin bir duayeni olarak görmüyorum. Şunun sırasında topu topu 5-6 yıllık bir geçmişim vardır. Bu süreç içinde ben de tüm hobidaşlar gibi aldım sattım. Eş dost sistemleri, show room ziyaretleri ve yurtdışı fuarları derken iyi kötü bir kulak tecrübesi edindim diyebilirim. Burada Ankara'da bir arkadaşımın panel tipi Supravox EXC sürücülerinin sesini duyduğum vakit etkilendiğimi itiraf etmeliyim. Sonraları elime Phy-hp sürücüler geçti daha doğrusu uzunca bir süre bende konuk olarak kaldılar. Panel tipinin sesine giderek aşina olmaya başlamıştım. Sürücülerin açıkta ve havadar olması konilerin daha hızlı hareket etmesine bu ise ciddi bir hız duygusuna sebebiyet veriyordu. Bu bağlamda panel tiplerin performanslarını elektrostatik hoparlörlere benzetmek mümkün. Bir diğer önemli noktaysa kabin rezonansı gibi ciddi bir sorunun ortadan kalkması. Hiç şüphesiz paneller üzerinde de bir rezonans oluşuyor fakat bunun kapalı tasarımlara göre sese etkisi oldukça minimal düzeylerde kalıyor ve çözümü de nispeten kolay. Netice olarak özellikle mid/bas bölgesinde kendini bolca gösteren kabin kaynaklı renklenmelerden ve uzamalardan çok büyük oranda kurtulmuş oluyoruz. Amaç HiFi ise doğru yoldayız gibime geliyor.
Peki bu kadar artısı olan bir tasarım neden sıklıkla kullanılmıyor ? Nedenlerin başında hiç şüphesiz güç anlamında zayıf kalan bas performansı geliyor. Kapalı kutu veya bas-refleks tasarımlar ciddi derecede güç üretebilme ve derinlere inebilme yeteneğine sahipler. Bol miktarda bas sürücü kullanmak ve büyük paneller tercih etmek çözüm olabilir. Bu sefer de karşımıza düşük WAF (Woman Acceptable Factor 'ün kısaltması) çıkıyor. Uygun geniş bir mekanın ihtiyacı ve eşlerin onayı...evet haklısınız bazılarımız için imkansız gibi. Bu arada bazı pro audio üreticilerinin gelen taleplere göre panel tipinde daha yüksek performans sergileyebilen bas sürücüler tasarladığını da biliyoruz. Aklıma gelen nedenlerden bir diğeri de işin ticari yönüyle ilgili. 200-300$ etiketli sürücülerin ve aşağı yukarı maliyetleri yine bu civarlarda olan crossover devrelerinin gözler önünde olduğu bir hoparlöre 20-30K para istemek her yiğidin harcı olmasa gerek :)
Yapacağım hoparlör, tasarımı Troels Gravesen'e ait olan güncel bir model. Kendisi daha ziyade kapalı kutu tasarımlar yapan ve tüm çalışmalarını DIY camiası ile paylaşan saygı duyduğum birisidir. Daha önce panel tipi çalışmaları da olmuştu. Geçen hafta OBL-15 isimli en son modelini görücüye çıkardı. Bu güncellemeyi merakla bekliyordum benim için harika bir gelişme oldu.
OBL-15 için önceki popüler OBL-11 modelin yeni sürücülerle güncellenmiş hali diyebiliriz. Panel tasarımı aynı kalmış. Tam bu noktada panelle ilgili bir iki şey söylemek isterim. Tasarım Wharfedale'in meşhur sbf3 (Sand Filled Baffle) modeline dayanıyor. Hatta bire bir aynı olduklarını söyleyebilirim. Troels zamanının popüler tasarımlarına yeni teknoloji sürücüler ve komponentlerle can vermeyi seven birisi olmalı. Sürücülere baktığımızda tiz ünitesi (Seas / Audax seçimi) aynı kalmış, eski mid-bas sürücüsü "JA8008" yenilenmiş hali "JA8008 HMQ" ile değişmiş. Ja8008'in bu halinin panel tipine daha iyi gideceğini zannediyorum. Bas sürücüde ise daha radikal bir değişim olmuş. Panel tiplerini biraz araştırdığınız vakit genellikle Eminence Alpha modellerin tercih edildiğini görebilirsiniz. Bazı markalar (PureAudioProject gibi) aynı bas sürücünün voice-coil ve mıknatıs modifiyeli versiyonlarını kullanıyor. Troels ise Eminence'in halihazırdaki neodymium mıknatıslı DeltaLite serisini tercih ediyordu. Bu sefer bence daha doğru bir yaklaşımla marka değişikliğine giderek 4" voice coil ve neodymium mıknatıslı İtalyan Ciare NDN 15-4S 'i tercih etmiş. Bu sürücülerin siparişini OBL-15'i görür görmez vermiştim ve bugün elime ulaştılar. Görselliği ve kalitesi de teknik detayları gibi heyecan verici düzeyde. Diğer parçaları ise önümüzdeki haftalar içinde isteyeceğim.
devamı gelecek..


No comments:
Post a Comment