Sayfalar

Saturday, May 17, 2014

L.K.S. Audio MH-DA002 DSD DAC

Yeni bebeğim uzunca bir bekleyişin ardından dün elime ulaştı ve ardından hızlı bir ön izleme yazısına karar verdim.

Konuya girmeden önce PTT Kargo’nun hakkını vermeden olmaz diyerek bir iki kelam edeyim. Siparişi verdiğim arkadaş Honk Kong Posta idaresine ayın 8 inde ürünü teslim etti. Yaklaşık bir 10 gün ses seda çıkmadı. Ardından kargonun Türkiye’ye girdiği bilgisini gördüm. Bir 20 gün kadar da İstanbul Gümrük/Posta İdaresinde öylece sessiz sedasız bekledi. Dünyanın öteki ucundan, türlü badireleri atlatarak, 10 günde gelen cihaz İstanbul’dan 20 günde çıkamadı. PTT yetkilileri durumun İstanbul’daki aşırı yoğunluktan kaynaklandığını söyledi (eh bir sorun var tabi). Tüm Türkiye’nin uluslararası postası İstanbul Gümrüğü’e giriyormuş ve denetim de oldukça sıkılaştırılmış. Bilgilerinize sunarak cihaza dönelim.

L.K.S. Audio MH-DA002 – Dual ESS SABRE ESS9018 DSD DAC 

Siparişi cihazın Honk Kong distribütörü olan Volent Audio’a verdim. Açıkçası LKS’yi araştırmaya başlamadan önce Volent’i hiç duymamıştım fakat gözüm bir yandan da ısırmıyor değildi. 3 yıl kadar önce gittiğim Las Vegas-CES fuarının meşhur HiFi odalarını dolanırken Volent’e denk gelmişim meğerse ve kataloglarını almışım. Eskileri biraz karıştırınca çıktı ortaya. Hatırladığım kadarıyla Paragon serisi hoparlörleri baya iyiydi. Sonuç olarak kendileri sadece üst seviye çalışan ve tahminimce ciddi işler çıkaran Uzak doğu menşeli bir hoparlör üreticisi oluyor.  http://www.volent.co.hk/


Yaklaşık 8 kg. çeken hassas bir cihaz dünyanın öteki ucundan geliyor. Hal böyle olunca ister istemez acaba yolda başına bir iş gelir mi diye düşünmedim değil. Fena sayılamayacak bir paketleme ile geldi elime. Kutuyu görünce derin bir oh çektim :)



Herhangi bir fiziksel sorun yok gibi.  Hemen hemen kaliteli bir CD çalar ebadına ve ağırlığına sahip. Kasa ve tüm panelleri fırçalanmış alüminyumdan imal edilmiş. Özellikle ön ve arka panelinde oldukça kalın malzeme kullanılmış (cihazın muadili ürünlere göre ciddi şekilde ağır olmasının nedenlerinden biri). Üst kapak yaklaşık 3-4 mm. et kalınlığına sahip. Arka ve ön paneller ise 8-10 mm. civarında. Kasa tasarımının fazla bir albenisi yok fakat işçiliği son derece iyi diyebilirim.



Peki içinde ne var ne yok ?

LKS aslında bu modeli DIY (Do It Yourself) mantığı ile tasarlanmış. DIY in bizdeki tabiri kendir pişir kendin ye oluyor. Firma cihaz içinde kullandığı devre kartını (ana kart diyelim), USB giriş kartını ve hatta sadece kasasını bile ayrı olarak satıyor. İnternetde biraz daha gezinince birebir aynı donanımlara fakat farklı kasaya sahip bir “Made in Japan” modeline bile denk geliyorsunuz. İçindekilere merakım da bu yüzden.


Üst kapağı kaldırdığımda gözüm ilk olarak sağ arka tarafta bulunan USB arayüzüne kaydı. Olması gereken cihaz “Amanero COMBO384 USB TO I2S DSD CONVERTER” yerinde duruyordu. Bu cihazı tercih etmenin en büyük nedenlerinden biri bu ufaklıktır diyebilirim. Amanero 384 Khz. PCM ve DSD destekli bir USB/I2S çevirici oluyor. Hiç şüpheniz olmasın bu canavar üzerine uzun uzun yazacağım. Merak edenler için burada teknik bilgileri içeren bir pdf dökümanı var : http://www.amanero.com/drivers/combo384-D.pdf

Ardından gözüm sol tarafa kayıyor. Cihazın yeni modelinde çıplak toroid trafolar kullanılıyormuş ve evet yerlerinde duruyorlar. Firma ilk versiyonunda iki trafo kullanmış. Ardından plastik kılıflı ve 110/220 anahtarlamalı üç adet trafoya geçmiş. Son olarak ise yeniden iki trafoya dönmüş. Hal böyle olunca sipariş verirken güç girişini 220V/50hz olarak önden bildirmeniz gerekiyor. Yalnız güç katı çok etkileyici değil mi?  LKS kapasitörleri semt pazarından kiloyla alıyor galiba. Kart üzerinde toplam 6 farklı power supply mevcut. Belli ki tasarımcıları her bir komponenti farklı güç kaynaklarıyla beslemek gibi bir niyet gözetmiş.

Cihaz iki adet ESS Sabre 9018 DAC kullanıyor. Sağ ve sol kanal için her birini mono mod çalıştırıyor. Paralel dac çipleri aslında pek çok üründe “özellikle üst seviye” kullanılıyor tabi. Fakat günümüzün en başarılı çiplerinden biri olan ESS Sabre 9018 ‘in bu şekilde kullanıldığı fazla örnek yok etrafta. Biraz araştırınca karşıma benzer yapıya sahip “Wadia Intuition 01″ çıktı. Eminim ki güzeldir fakat sahip olmak için dolu bir ayakkabı kutusu gerekiyor gibi.. :)
LKS sadece sağ ve sol kanal için dac çiplerini ayırmamış, diğer tüm arabirimleri de, güç katı ve trafolar dahil, birbirinden ayırmış. Kısaca karşımızda baştan aşağı dual mono olarak tasarlanmış bir ESS Sabre 9018 duruyor. Cihazın bir diğer ilgi çekici yanı üzerinde gelen 4 adet OpAmp ın modüler yani değiştirilebilir olması. Burası ayrı bir alem. Muhtemelen ilerleyen süreçte bu kısma fazlasıyla kafa patlatacağım.


Sıra geldi giriş çıkışlara. Arka panelin fotoğrafını çekmeyi unutmuşum. Neyse ki Hiendy’den birebir aynısını buldum.



Tüm giriş çıkışları arka panelin sol kısmında yaklaşık 20cm. lik bir bölümde toplamışlar. Burada bulunmayan tek şey olan güç girişi ise en sağ tarafta, trafoların olduğu bölümde. LKS akıllıca bir tasarım yapmış. Hassas giriş çıkışlarının ve kabloların AC güç tarafından olabildiğince uzakta olması gayet iyi. Arka panel ilk bakışta göze biraz yavan geliyor (cihazın fiziksel ölçülerinin büyük olması önemli bir etken). Aslına bakarsanız son kullandığım Hegel HD11′e göre daha zengin bir giriş/çıkış opsiyonu sunuyor. Coaxial ve XLR balanced çıkışların haricinde toplam 7 adet dijital giriş mevcut. Bunlar USB, AES/EBU, BNC, COAX, OPTICAL (2 adet) ve I2S girişleri. Özellikle I2S girişi bu cihazı tercih etmemdeki bir diğer nedendi. Şu aralar bu giriş üzerinden bağlantı kuracağım bir kaynak cihaz tasarımı üzerinde çalışıyorum.

Kurulum ve bağlantıları gelir gelmez tamamladım. Nede olsa hızlı bir yanma süreci beni bekliyordu. Muhtemelen haftaya kritik dinlemeleri yapacağım. Yazının ikinci bölümü daha bir enteresan olacağa benziyor. Şimdilik bu kadar. Haftaya görüşme üzere :)

Müzikle kalın.

No comments:

Post a Comment