Sayfalar

Wednesday, August 16, 2017

Oda akustiğini rafa kaldırmak



Yeniden merhabalar.

Bu seferki bir kendin yap işi değil. Bir odyofilin kulaklık imtihanından bahsedeceğim sizlere.

Kulaklıklar hayatımda her zaman yer etmesine karşın 3000 USD fiyatlı bir şeyin, sahip olmayı geçiniz, sesini bile duymamıştım. Yakın zaman içince satın aldığım Hifiman H400S ile planar kulaklık dünyasına ufaktan bir adım atmış, ardından tek tüplü, mütevazi bir lambalı kulaklık amplisine terfi etmiştim. Anlayacağınız bu dünya için tipik bir giriş seviyesi olmama rağmen, gelen ekipmanların düzeyine bakarsanız, zirveye paraşütle atlamış gibiyim. Dac ve ampliyi denemem için yollayan Ateş Berberoğlu beye ve kulaklığı getiren Techno-fi'den Baran bey'e teşekkürler.

Neler geldi bir bakalım...

DiDiT DAC212 SE

DAC212 SE, Hollanda menşeli bir firma olan DiDiT High-End'in, şu an satışta olan, üst model dacı durumunda. İnternet sayfalarından gördüğüm kadarıyla sadece dac üretmekle meşguller. İki ürünleri var; mevzu bahis model ve sonunda SE ibaresi olmayan, daha hesaplı versiyonu. Bu iki cihaz teknik olarak birbirlerine çok benzer olmasına karşın SE modelinde  donanım kalitesini daha üst düzeyde tutmuşlar. Ufak bir yapıya ve 4000 Euro fiyat etiketine sahip. Fena para değil..


Mac Mini'yi andıran DAC212 SE yükseklik, genişlik ve derinlik olarak Mac Mini'den sadece birkaç santimetre daha büyük ebatlara sahip. Tıpkı Matrix X-Sabre gibi tek parça alüminyumun  CNC ile işlenerek üretildiği, kalite hissi oldukça yüksek, oturaklı bir kasası var. Headphone.guru'da yayınlanmış olan bu inceleme yazısında üretimle ilgili detaylara da yer verilmiş.

Firma, Sabre ES9018 çipini  her kanalda birer adet şeklinde "dual mono yapıda" kurgulamış. Örnekleme ve zamanlama ES9018 çipin dahili düzenekleri içinde yapılıyor. Merak edenler için burada üreticinin hazırladığı bir teknik yazı mevcut. Daha ziyade balans çıkışta kullandıkları "True Differential" isimli yeni bir teknikten bahsetmişler. Gördüğüm kadarıyla DiDiT'in fark yarattığı en güçlü noktası burası olmasına karşın, diğer kısımlarını da başarılı buldum. Sesinden iyi olduğunu düşündüm bir güç beslemesine, Atmel çipli usb girişe, derli toplu bir dizayna, kısa sinyal yollarına, sözün özü başarılı bir mühendisliğe sahip.

Arka panelde bilimum tipte dijital girişlere (usb, aes/ebu, rca, optik, hdmi/i2s) yer verilmesine karşın analog bağlantı sadece balans "xlr" şekliyle mümkün. Görünen o ki DiDiT bizleri  "True Differential" olayına buyur ediyor.

Dikkat bu modelde rca çıkış mevcut değil..!
Buraya kadar her şey iyi güzel de arka panelin kasa içine hafiften gömülmüş olması keyfimi kaçırdı. Elektrik girişi şaseye çok yakın durduğu için her tipte güç soketini kabul etmiyor. DAC212 almayı ve güç kablosunu yükseltmeyi düşünenlerin, Wireworld örneklerinde olduğu gibi, küçük soketli ürünleri tercih etmesi gerekecek.  


VIOLECTRIC HPA V280


Öncelikle kulaklık amplileri ve kafa üstü kulaklıklara fazlaca aşina olduğum söylenemez. Geçmişte, sağda solda yapmış olduğum sınırlı dinleme seanslarına, Hifiman'den giriş seviyesi planar tip bir kulaklığa  ve Ebay'den satın aldığım Bravo Audio marka bir lambalı kulaklık amplisine sahibim. 1100 Euro fiyat etiketine sahip HPA V280, enine boyuna dinlediğim, kendi adıma ciddi diyebileceğim ilk kulaklık amplisi oluyor. 

HPA V280, bir Alman firması Lake People tarafından üretilmiş, ful transistörlü yapıya ve balans giriş/çıkışlara sahip bir kulaklık amplisi. Topolojisinin gerçek balans yapıda olmasından ötürü DAC212 ile kimyasının uyuşacağını aşikar. Üreticinin sayfasından edindiğim diğer bilgiler ise amplinin kazancının düşük tutulmuş olması (bu tip amplilerde gürültü ve geri besleme açısından genellikle düşük kazançları tercih ederim ) ve yüksek voltaja sahip çıkışı. Yüksek voltaj zor sürülen kulaklıkların suyuna gidebilir göreceğiz...


Arka panelde xlr ve rca tip girişlere ek olarak kanal başına beş kademeli bir kazanç anahtarı mevcut. Kasası en ve yükseklik olarak, masa üstü için ideal göründü bana yalnız derinliği biraz var. Kasanın yüzeyi mat, kadifemsi, kalite hissi oldukça yüksek. Neyse ki DiDiT ile yaşadığım güç kablosu sorunu bu cihazla söz konusu değil. 


HIFIMAN HE-1000

Uzakdoğu'lu Hifiman'nin piyasayı sarsan en başarılı modelli bu olmalı. Bu sarsma iddiamın kaynağı sadece okuduğum yorumlardan ibaret değil. Bu yazıyı derlemeye başladığım sıralarda elime Stax SRS-2170 ve Vioelectric V280'in fiyat skalası içinde yer alan bir lambalı kulaklık amplisi gelmişti. Ve tam o aralar bir arkadaşımın sisteminde Sennheiser HD800 gibi bir piyasa klasiğini dinlemiştim. Sadece dinlemekle kalmamış, aynı cihazlar üzerinde HE-1000'le kıyaslamıştım. Bu arada bahsettiğim Stax ve Sennheiser modelleri HE-1000'e kıyasla daha uygun fiyatlılar. Bu nedenle aynı çizgide değerlendirmek biraz haksızlık olacak lakin HE-1000'den yana duyduğum pozitif fark benim için çok önemliydi. O gün bir kulaklık alacak olsaydım, aradaki fiyata aldırmadan tercihim HE-1000 olurdu.


Planar yapıya sahip HE-1000 nanometre kalınlığındaki diyaframı ile "üreticisinin söylemine göre" dünyada bir ilki başarmış. Etkileyici düzeyde kaliteli bir yapı ve konfora sahip. Başa oturumu çok başarılı. Uzun kullanımda bana en ufak rahatsız vermedi. Ahşap çerçeve, parlak çelik paneller, deri baş desteği ile o hep hayalini kurduğum 1980 model Porsche 911 Turbo'nun kulaklığa evrilmiş hali gibi sanki. Üçbin Amerikan doları yazılı şekilde piyasaya çıkmış,  geçirdiği revizyonun ardından bu rakam altıyüz kadar düşmüş.



Elimdeki diğer bir Hifiman (H400S) yanında oyuncak gibi kaldı :(


İki Hifiman modeli arasındaki ses başarımı farkının bu denli yüksek olması (hemen aşağıda birkaç satır karaladım) gayri ihtiyari olarak, H400S'in tozluğu ve korumasına saldırmama vesile oldu. Okuduğum bazı yorumlar, planar yüzeyin açık kullanılmasının sese olumlu etkilerinden bahsediyordu. Bu haliyle HE400S, sadece bir miktar daha adam oldu..


DİĞER EKİPMANLAR 

Kaynak 
Windows 10 PC (Asus Z97 Pro Gaming / Intel I5 / SSD Raid)
Foobar
16 bit, 44khz (PCM)

Kablolar
Silverfi Rumi xlr / 0.7m
Anticables 3.1 reference usb /0.5m
Diy Acoustic Revive Power Sensual 18000 (apmli)
Standart pc kablosu (dac)


Kablolar üzerine kısa notlar 

Silverfi kablolar Sezai Saktanber'in elinden çıkıyor. Birkaç yıl kadar önce Phrygian ve Spirit  rca ara-bağlantı kablolarını test etmiş, hızlı ve detaylı bulmamdan ötürü beğenmiştim. Burada kullandığım balans modeli Rumi'nin performansını da, kıyasladığım benzer fiyatlı başka bir kabloya göre çok daha başarılı buldum.

Anticables Amerika menşeli bir firma. Ürettikleri kabloların kendilerine has bir dizaynı var. Benzer mantığı usb kablosunda da kullanmışlar. Son zamanların popüler kablosu Curious USB 'ye kıyasla orta sesleri ön planda, sert, hafif gürültülü, ve düz çalıyor.

Acoustic Revive Power Sensual 18000 kablo, firmanın hazır güç kabloları içinde en üst model olan Power Reference'de kullanılıyor. Acoustic Revive bu seride Oyaide'in üretmiş olduğu egzotik kaplamalı soketleri tercih etmiş. Sesleri bana hitap etmediği için kabloyu yüksek saflıkta bakır üzeri altın kaplama modellerle tamamlamıştım.

DİNLEMELER

Test için JB-Project - Brombo III albümünü seçiyorum.



Albüm Akira Jimbo "davul" ve Brian Bromberg "kontrbass" duosu şeklinde görünmesine karşın parçaların çoğunda Jeff Lorber'in klavyesini de duymamızdan ötürü esasen bir trio niteliğinde. Bu ikilinin son çalışması durumunda olan bu albüm 2017 yılı başında piyasaya sürülmüş. Brian Broomberg'e (en sevdiğim kontrbass ustalarından biridir) Wood ve Wood 2 isimli solo albümlerinden aşina olabilirsiniz. Her seferinde kontrbasını konuşturmayı başaran Brian Broomberg, bu albümde de Akira Jimbo gibi bir davul cambazına uyumda en ufak sorun yaşamıyor. Klavyeyi bir kenara koyarsak, bu ikili Brombo III ile son zamanların en uyumlu işlerinden birine imza atmış olabilirler. Performanslar son derece başarılı. Bu albümü seçmenin nedenleri en altlardan üstlere kadar geniş bir ses bandına, dinamik orta seslere ve hızlı ritmlere sahip olması. Alt frekansları dolu ve hızlı olan bir performansı icra ederken orta seslerdeki detay, tını ve dinamikleri tüm netliğiyle alabilmek kolay iş değildir. Hızlı bir sisteme sahip olmak bu noktada hiç şüphesiz önemli. "Hız ve kontrol" bu ikisi bir araya geldiğinde alt frekanslar sizi çekiç, haydar ve kırbaç gibi aletlerle dövmeye başlıyor, orta seslerdeki sis perdesi kalkıyor, tınılar zenginleşiyor, dinamizm artıyor ve enstrümanlar ayrı ayrı çalmaya başlıyor. Kulaklıkların marifetleri tam da buralarda ön plana çıkıyor.

HE-1000 ile alt frekans detayı son derece başarılı. Şişme ve rahatsız edici bir renklenme yok. Bas kuru, enerjik, hızlı..Olması gerektiği gibi. Hemen üstlerde Jimbo'nun davulları akustik olarak başarılı çalıyor, gövde eksikliği yok. Orta sesler gördüğüm kadarıyla HE-1000'in en güçlü olduğu mecra. Zengin, dinamik ve enerjik çalıyor. Yalnız hafif sıcak tarafa doğru kayan bir tonlama var burada. Sanki kulaklığın ahşap çerçevesinin sesini duyuyor gibiyim. Vaktiyle ampli, dac gibi ekipmanların altında denediğim ahşap malzemelerin etkilerini anımsadım. Sıkıntı yok hatta keyifli.

Bu sesin yanına bir duble Singleton alıyorum ve devam...

Yüksek frekanslarda öne çıkma veya çökme durumu hissetmedim. Detaylı ve havadar bir ses var. HE-1000, kontrol, detay, ayrışım ve tınısal zenginlik (Keith Jarrett'in Köln'deki solo Steinway performansına hızlıca kulak atıyorum) olarak duyduğum en başarılı kulaklık oldu.  Jimbo ve Broomberg'in performanslarına tek tek rahat bir şekilde odaklanmak mümkündü fakat ben bu ikilinin sinerjisini duymaktan daha büyük keyif aldım. HE1000'in müzikal bütünlüğü de son derece başarılı. Sahnesi için de bir şeyler karalamak isterdim ama bu bebeğin tınısal zenginliği, organikliği ve eforsuzluğu, enstrümanlar arası metrelere odaklanmama mani oldu.. Kusuruma bakmayın.

Aynı albümle H400S 'e geçtiğimde hemen her mecrada kayıplar oldu. Bilhassa çözünürlük kaybı beklediğimden daha yüksekti. Hız, dinamizm ve kontrol zayıfladı. H400S ile altlar daha dağınık, orta frekans daha kapalı, cansız ve renkli çaldı. Üstlere de bir miktar bozulma geldi. İki Hifiman arasındaki ses başarım farkının bu denli yüksek olması, gayri ihtiyari olarak, H400S'in tozluğu ve korumasına saldırmama vesile oldu. Okuduğum yorumlarda planar yüzeyin bu şekilde açık kullanılmasının sese olumlu etkisi olduğu söylenmişti hep. Bu modifikasyon H400S'e kesinlikle yaradı fakat bir HE-1000 olmasını beklemiyordum..Olmadı da :).

Metallica'nın son albümü Hardwired...to Self-Destruct ile HE-1000'e yeniden döndüm.


Saati 24.00 etmiştim. Konu komşu derdi olmadan sesi biraz açtım ve biraz daha. Harika bir duyguydu özlemişim.. Halo on fire 'ile başlangıcı veriyorum. Kontrollü ve hızlı alt ve orta sesler beni direk müziğin içine çekti. Cidden müthiş bir hız duygusu var. Bu tip albümleri hoparlörlerden dinlemek çoğunlukla işkence dolu tecrübelere vesile oluyor. Baslar transistörlerden çıkar, gitarı lambalı çalar vs gibi tartışmalarına hiç girmeyeceğim. Çünkü tüm bunların, yanında devede kulak kalacağı bir oda akustiği sorunumuz var. Bu gece oda akustiğini rafa kaldırdım.. Here Comes Revenge  parçasında Lars Ulrcih'in davulu eline kırbacı almıştı..100 hz. baslar hızlı, atak ve enerji dolu. Orta seslerdeki canlılık ve ayrışım etkileyici düzeyde. Bu tarz müzikleri ayrıca gövdeli dinlemeyi seviyorum. HE-1000 kendine naif o sıcak tonuyla tam da istediğim gövdeyi verdi. Arkasındaki ekipmanların da hakkını vermek lazım tabi.


SONUÇ

HPA V280, DAC 212 SE ve HE-1000 üçlüsüyle keyifli günler geçirdim. Buradaki zayıf halka, kağıt üzerinde, HPA V280 ampli olarak görünüyor olsa da dinamik ve kontrollü performansı benim hoşuma gitti. HE-1000 gibi zor bir kulaklığı sürebilme de en ufak sorun yaşamadı.Transistörlü bir dizayna sahip oluğundan sesi de transistörlü gibi. Lambalı edasında çalan bir transistörlü arıyorsanız lambalı bakmanızı önereceğim. DAC212 SE detay ve müzikal bütünlüğü aynı anda verebilen başarılı bir dac. Kendine ait bir kulaklık çıkışı da var fakat performansı HPA V280'e kıyasla oldukça vasat kaldı.  Detay, müzikalite ve sürebilme anlamında HPA V280'nin gerisinde kaldı. Müziğin altını dolduramadı ve HE-1000'i istediğim volümlere çıkaramadı. HE-1000 ile Hifiman gerçekten harika bir iş çıkarmış. Kararımı vermiş durumdayım. Günün birinde  H400S kulaklığımı güncellemek istersem, şu an için bu HE-1000 ile olacak.

No comments:

Post a Comment